Demirtepe'yi Tanıyalım

Demirtepe Çanakkale Boğazı’na 1,5 Km, Saroz Körfezi’ne 4 Km, Geliblou'ya ise 23 Km mesafede bulunan küçük bir köydür.

Demirtepe Çanakkale Boğazı’na 1,5 Km, Saroz Körfezi’ne 4 Km, Geliblou'ya ise 23 Km mesafede bulunan küçük bir köydür. İdare şekli muhtarlık olup, nüfusu ise 200 dür.

1934 yılında şimdiki adıyla Bulgaristan, II. Dünya savaşının akıbetinde değişen ismiyle Romanya topraklarından kalkıp Demirtepe’nin bugün kurulu olduğu alana Romanya göçmenleri olan büyüklerimiz gelip yerleşmişlerdir. Demirtepe köyü aslında iki farklı köy insanının Romanya’dan geldikten sonra birleşmesinden oluşmaktadır. Köyün ilk kurulduğu zamanlarda camiden tarafta olan kısımda bir köy halkı, diğer taraftaki bölümde ise diğer köyden gelen halk ikmet etmiştir. Halkın köy içine yerleşimi sırasında kura çekildiği gibi, akrabalık derecelerini de dikkat edilerek akraba olanların birbirlerine yakın evlerde oturmaları sağlanmıştır. Aslında Demirtepe’nin ilk kurulduğu alan bugünkü köyün bulunduğu yerleşim alanı değildir. İlk önce köy halkına Gelibolu’ya yerleşmeleri önerilmiş, fakat atalarımız çeşitli sebeplerden dolayıkendilerine ait bir köy kurmak istemişlerdir. Bunun neticesinde de bugünkü Bolayır ile Koruköy arasında yer alan kiremit fabrikasının yan tarafındaki alan halkımıza verilmiştir. Lakin, bu alanın İstanbul E-5 yoluna aşırı derecede yakın olmasından dolayı, ortaya çıkabilecek trafik kazalarından çekinildiği için daha sakin bir arazi talebinde bulunulmuş ve bugünkü adıyla Çamaşır deresi civarına köyün kurulacağı yer olarak karar verilmiştir. Ancak burasının da etrafın agöre alçakta kalmasından ve bunun sonucu olarakta sel baskınlarına maruz kalabilecek bir alnada olmasında dolayı, buraya da köyün inşa edilmesi kararından vazgeçilmiştir. Sonunda Bolayır’ın doğusuna yaklaşık kuşuçuşu olarak 2. km lik mesafeye köyümüz kurulmuştur. Tepelik bir alanda olmasından ve köyün yapım aşamasında çok fazla kaya,taş ve demir çıkması sonucu, adeta köy adını kendine vererek Demirtepe olarak adlandırılmıştır. Köyün yapımı sırasında köy halkı aralıksız çalışmış ve bu sırada çadırlarda yaşamışlardır. Ne yazıkki ağır çalışma koşullarına ve olumsuz hava şartlarına alışamayan bir çok vatandaşımız ciddi şekilde hastalıklara tutulmuş, bir kısmı ise vefat etmiştir. O zamanlar köyün tamamı kerpiç evlerden kurulmuş ve ortalama her haneye bahçeli müşterek 1 dönümlük arazi sağlanmıştır. Köyün çok düzgün parselli yapısı köye gelen yabancıların hemen dikkat ettiği çok önemli bir unsurdur. Gelibolu merkez dahi bu kadar düzenli yapıya sahip değildir. Bununla birlikte Gelibolu ve Çanakkale’nin hiç bir köyü Demirtepe hariç parselli bir görünüme sahip değildir.

1960 lı yıllarda köye bir askeri alay kurulmuştur. Bu alayın kurulmasının ardından köyün gelişimi çok önemli bir ivme kazanmış ve köyümüz oldukça büyeyerek gelişmiştir. Fakat çeşitli sebeplerden dolayı askeri alay köyümüzden kalkmıştır. Askeriyenin köyümüze bıraktığı çeşitli yatırımlardan bazıları köy çamlığı, köy kahvesi, sinema ve mutfaktır. Şu anda sinema askeriye tarafından yıkıldığı için, sadece 4 adet kolonları ve beton zemini günümüze kadar ulaşmıştır. Mutfak ise biraz hasarlı olmasına rağmen hemen köyün girişinde sağ tarafta köye gelenleri ilk karşılayan bina olarak durmaktadır. Köy kahvesine gelince, halen köyümüzün ilk kahvesi olarak kullanılmaktadır. İhale usulü ile kahveyi çalıştırmak isteyenlere muhtarlık tarafından devredilmektedir. Yapımına bir kaç yıl önce başlanılan yeni köy kahvesi, bakkal ve yeni muhtarlık binası bugün tamamlanma aşmasındadır. Çok kısa bir süre sonra yeni köy kahvesine geçilecek, eski köy kahvesinin ise kullanımına süt tankerinin konulması ise devam edilecektir.

Halkımız tarafından mafel olarak adlandırılan, köyün merkezinde ve köy kahvesi ile muhtarlığı da içine alan büyük bina bugün bile, askeriyenin geçmişteki izlerini taşımaktadır. Fakat bakımsızlıktan ve yılların vermiş olduğu yıpranmalardan dolayı bazı yerlerine girilmesi tehlikeli olabilmektedir.

Çamlık ise askeriyenin malıdır. Her ağaç askeriye tarafından numaralandırılmış ve bugün belirli aralıklarla ağaçlar kontrol edilmektedir. Köyün alt tarafında futbol sahasının hemen altında bulunan çamlık büyük ve küçük çamlık olarak ikiye ayrılmaktadır. Çamlığın içersinde askeriye tarafından tatbikat amacı ile açılmış bazı çukurlar bulunmaktadır. Çamlıkta ağaçların büyük bir kısmını çam, az bir bölümünü akasya ve çeşitli meyva ağaçları oluşturmaktadır.

Üst tarafında köy alt tarafında ise çamlık bulunan top sahası maalesef bakımsızlıktan ve yağmalamadan dolayı ilk günlerdeki ihtişamını kaybetmiştir. Bugün bile, yazları her ne kadar hasat alanı olarak kullanılmasına rağmen, düzgün ve yeşil zemini ile futbol için son derece müsaittir.

Son yıllarda köy tuhaf bir gerilemenin içine girmiş ve hızlı bir şekilde göç vermeye başlamıştır. En çok göç alan şehirler İstanbul ve Çorlu'dur. Son yıllarda Çorlu nerdeyse özellikle gençlerin tamamına yakınını kendine çekmeyi başarmıştır. Bu büyük göç dalgasının sonucu olarak köyün nüfusu her geçen yıl hızlı bir şekilde azalmaktadır.

GEÇİM KAYNAKLARI

Köyümüzün asıl geçimi kuru tarım ile yapılmakla birlikte, bune ek olarak büyükbaş ve küçükbaş hayvancılıkta yapılmaktadır. Son yıllarda kuru tarım ürünlerine verilen düşük fiyatlardan dolayı çeşitli arayışlara girilmiştir. Bundan iki yıl önce hardal büyük umutlarla ekilmiş, ekimi için gerekli takım erdavat sağlanmış, fakat hardaldan beklenen verim sağlanamamıştır. Bundan dolayı ertesi yıl hardal ekimi köyümüzde yapılmamıştır. Yıllardan beri süregelen bir alışkanlık haline gelen buğday ve ayçiçeği ekimi hızlı bir şekilde devam etmektedir. Köyün topraklarının çevre köylerin arazilerine göre daha verimli olmasından dolayı daha yüksek verim alınmaktadır.

Fidancılık ise çevremizde daha yeni gelişmeye başlayan bir tarım dalı olduğundan, yapımına son birkaç yılda sadece birkaç kişi tarafından başlanılmıştır. Köyümüzde su sıkıntısı olduğundan fidancılığın maliyeti bir hayli artmaktadır. Fidan tarlalarının yan taraflarına 10-12 metrelik kuyular kazılarak su çıkartılmakta, tarlalar dikenli tellerle çevrelenmektedir. Bu da sıfırdan bir fidan tarlası oluşturmanın maliyetini artırmaktadır.

Balıkçılık ise köyümüzde sadece amatör olarak yapılmaktadır. İki tarafı deniz olan köyümüzde bu mesleğin icra edilmemesi oldukça ilginçtir.

Bu bölüm elimize köyümüzün tarihi ve genel yapısı ile ilgili daha çok bilgi geçtiğinde genişletilecektir. Siz de bu bölüme katkıda bulunarak köyümüzün internetteki ik ve tek sitesini genişletmemize yardımda bulunabirsiniz. Bunun için iletisim@demirtepe.net isimli mail adresimize mesajlarınızı yollayabilirsiniz. Ayrıca bu bölümde anlatılan yerlerin, köyümüzün ve çevresini fotoğraflarına fotoğraf albümü bölümünden ulaşabilirsiniz.